Olimpiyatlarda üçüncü kez yarışacağı için çok mutlu olduğunu anlatan Büşra Nur Tırıklı, “Yaklaşık 10 yıldır atletizmin içerisindeyim. Spora Gaziantep’te ağabeyimin yönlendirmesiyle başlamıştım, 3 kardeşiz, ailede herkes spor yapıyor, ablam da halter dünya şampiyonu, abim de disk atmayla ilgileniyor. Ailecek spora ilgimiz var. Benim yapısal olarak vücudum koşuya elverişli değildi. Disk atmanın bana daha uygun olduğuna karar verdik.” diye konuştu.
Rio 2016 Paralimpik Oyunları’nda Türkiye’yi temsil eden, Tokyo 2020’de ise aşil tendonundan yaşadığı sakatlık nedeniyle yarışı 6’ncı tammalayan Büşra Nur, şöyle devam etti:
“2021 Avrupa Şampiyonası’nda şampiyona rekoru kırarak birinci oldum. İstiklal Marşı’mızı okuttum. Sonra Tokyo Olimpiyatları’na gittim. Avrupa’da İstiklal Marşı’mızı okutup altın madalya almak çok büyük bir onurdu. Aynı şeyi Tokyo Olimpiyatları’nda da yapmak isterdim fakat sakatlandım. Yeni yeni toparlanıyorum, inşallah 2024 Paris Olimpiyatları’nda eskisinden daha iyi performans gösterebileceğimi umuyorum, tarihi bir madalya kazanmak istiyorum.”
– Hedef, 41 metre
Büşra Nur, Paris 2024’te hedefinin derecesini 41 metreye çıkarmak olduğunu dile getirdi.
Olimpiyat öncesi hazırlıklara yoğun devam ettiklerini anlatan Büşra Nur, “Hedefimiz, 34.12 metrelik derecemizi daha yükseğe çıkarmak. Bu 40-41 metre olabilir, en önemlisi altın madalya alabilmek ve İstiklal Marşı’mızı okutmak. Bu hedefe ulaşırsak inşallah paralimpik disk atmada tarihe geçeceğiz.” diye konuştu.
Yarışlara ferdi katıldığını ancak kulüplerden teklifler aldığını ve antrenörüyle bunları değerlendirdiklerini ifade eden Büşra Nur, “Gelecekte Türk spor tarihine geçmiş bir sporcu olarak anılmak istiyorum. Özellikle de sonradan gelen benim gibi görme engelli veya engelli sporculara örnek olabilmek, onları spora teşvik edebilmek, çok güzel. Benim bir basamak yükselerek olimpiyatta derece almam, onların da önünü açmam demek.” dedi.
Spora gitmekten korkan engelli bireylerin olduğuna dikkati çeken Büşra Nur, sözlerini şöyle tamamladı:
“Ne kadar çok spora yönlendirilseler o kadar güzel olur, maalesef hala sporla tanışmayan insanlar var. Ben memnunum, şanslı olduğumu düşünüyorum. Bakanlığımızdan, federasyonumuzdan aracı olan herkesten Allah razı olsun. Bugünlere geldiysek tabii ki bu Türkiye Cumhuriyeti’nin sayesindedir.”
